Kontrol Etmekten Vazgeçmek: Hayatın Akışına İzin Vermek Neyi Değiştirir? Eskişehir Psikolojik Danışmanlık Merkezi

Hayatta birçok şey kontrolümüz dışında gelişir. Fakat insan zihni, kontrolün mümkün olduğuna inandığında kendini daha güvende hisseder. Bu nedenle birçok kişi, duygularını bastırarak, ilişkileri yönlendirerek, gelecek olasılıkları hesaplayarak ya da geçmişi yeniden yazmaya çalışarak kontrol sağlamaya çalışır. Oysa bu çaba, çoğu zaman kaygıyı azaltmak yerine artırır, ilişkilere açıklık yerine gerginlik getirir ve yaşamla temasımızı azaltır.  eskişehir psikolog eskişehir çift terapisi

Peki kontrol etmekten vazgeçmek ne kazandırır?

Zihin Kontrol Peşindedir, Yaşam Değil

ACT ekolü, zihnin doğasının kontrol etmeye çalışmak olduğunu kabul eder. Zihin, sorunları çözmek için evrimleşmiştir. Bu yönüyle değerlidir; ancak aynı yaklaşım duygulara, düşüncelere ve hayata uygulandığında işe yaramaz hale gelir.

Örneğin, “Bir daha asla üzülmeyeceğim” demek, acıdan korunmak için zihinsel bir kontroldür. Ama gerçek hayatta kayıplar, belirsizlikler ve duygusal dalgalanmalar olacaktır. Bu sözü tutmaya çalışmak, hayata katılmayı değil; ondan çekilmeyi getirir.

Sistemik bakış açısından ise kontrol çabası çoğu zaman erken yaşantıların, aile ilişkilerinin, öğrenilmiş rollerin bir uzantısıdır. Belki küçükken güvende hissedebilmek için sorumluluk almanız gerekiyordu. Belki “her şey senin elinde” mesajıyla büyütüldünüz. Bugün hâlâ olayları kontrol etmeye çalışmanız, aslında geçmişin hayatta kalma stratejilerinin bugüne taşınmış halidir.  eskişehir psikolog eskişehir çift terapisi

Kontrol Yerine Temas

Kontrolü bırakmak, vazgeçmek anlamına gelmez. Aksine, olanla temasa geçmeyi, gerçeği olduğu gibi görmeyi ve oradan hareket etmeyi sağlar. ACT terapisi, duygulardan ya da düşüncelerden kaçmak yerine, onları fark ederek kabul etmeyi ve ardından değerler doğrultusunda harekete geçmeyi önerir.

Örneğin, bir danışan “Kaygılandığımda hep her şeyi planlamaya başlıyorum” diyebilir. Bu davranış kontrol etme çabasıdır. Oysa kaygı geldiğinde, onun bedeninizdeki varlığını fark etmek, ona bir alan açmak ve kendinize “Şu anda neye değer veriyorum?” diye sormak; sizi daha esnek, daha anlamlı bir yola götürebilir. Eskişehir Psikolojik Danışmanlık Merkezi

İlişkilerde Kontrol: Bağ mı, Gerginlik mi?

İlişkilerde kontrol etme arzusu çoğu zaman sevgiyle karışır. “Onunla ilgileniyorum çünkü böyle yaparsa incinir” demek, koruma gibi görünse de, bazen karşıdakinin deneyimine yer açmamak demektir.

Sistemik açıdan bakıldığında, ilişkiler bir denge sistemidir. Bir kişi kontrolü elinde tutmaya çalıştıkça, diğer kişi ya pasifleşir ya da uzaklaşır. Oysa kontrolü bırakmak, hem kendinize hem karşınızdakine “Ben senin deneyimine güveniyorum” demek gibidir. Bu da bağları güçlendirir.  eskişehir psikolog eskişehir çift terapisi

Kontrolü Bırakmak Nasıl Bir His?

Bu soruyu birçok danışanla çalışırken sordum. Gelen cevaplar genellikle şu yönde oluyor:

• Başta korkutucu, sonra rahatlatıcı.

• Bedenim gevşiyor, ama zihnim hala uğraşıyor.

• Boşluktaymışım gibi, ama özgür.

Evet, kontrolü bırakmak hemen huzur getirmeyebilir. Çünkü zihnimiz alışık olduğu düzeni yitirdiğinde bir boşluk yaşar. Ancak bu boşluk, yeni yolların doğduğu yerdir.

Hayatın Akışına İzin Vermek Ne Değildir? Eskişehir Psikolojik Danışmanlık Merkezi

• Pasif olmak değildir.

• Kadercilik değildir.

• Sınır koymamak değildir.

Aksine bu yaklaşım, hayatla daha açık, esnek ve temelli bir ilişki kurmayı sağlar. Direnmek yerine akışa katıldığınızda, kendi gücünüzü daha net hissedersiniz.

Eğer siz de sürekli düşüncelerinizi, duygularınızı, ilişkilerinizi veya geleceği kontrol etmeye çalışırken yoruluyorsanız; belki de artık farklı bir yolu denemenin zamanı gelmiştir. Terapi süreci, bu yolculukta size hem ayna hem de eşlikçi olabilir.  eskişehir psikolog eskişehir çift terapisi

Randevu ve danışmanlık için iletişim tıklayabilirsiniz.